Hiç mesaj bulunmadı
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 1,180.00 TL |
Havale / Eft | 1,180.00 TL |
Posta Çeki | 1,180.00 TL |
Kapıda Ödeme | 1,190.00 TL |
Kapıda ödemeli siparişlerde +10,00TL kapıda ödeme hizmet bedeli ilave edilir. |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
‘Yıl: 2001. İsa öleli yirmi yüzyıl oluyor. ‘Abdullah oğlu’ 1300 yılı aşkındır, insandan uzak, dünyadan ayrı, Nietzsche, tanrıyı öldüreli ben diyeyim 90, siz deyin 100 yıl olmuş, atom parçalanmış, Ay’a çıkılmış, Kuzey-Güney savaşını kölelik karşıtları kazanmış, evrensel insan hakları bildirgesi dört bir yana asılmış, dünya hiçbir zaman olmadığı kadar ulusla dolu, üç kişi bir araya gelip bağımsızlığını ilan edebiliyor, hiç kimse hiç kimseye bir şey demiyor, sabah kahvaltısını Newyork’ta yapan, akşam yemeğini İstanbul’da yiyebiliyor. Çoklukla karamsar tablo çizsek de, belki de yeryüzü iyiye gidiyor!.. Kültür kavramı o denli yaygınlaşmış ki her şey bir sanat yapıtına dönüşüyor, sanat yapıtı ‘hayat yapıtı’ oluyor. İnsan ruhu hiçbir zaman olmadığı kadar özgür, usun sınırları sonsuzu zorluyor, robotlar yapılıyor, koyunlar, babunlar klonlanıyor, insan ‘isterse’ kendini çoğaltabiliyor ve bütün bunların olduğu yerde, hemen hemen tam merkezde bir ülkede kitap yasaklanabiliyor. Kitap ki insanın, yeryüzünün ve tanrının bir yansılaması, kitap ki (yazı) buluşların en büyüğü, kitap ki evrenin bir parçası; bir karşı evren, geçmişimiz, geleceğimiz, var oluşumuz... Şu buyrulanlar bir parça yalan olsaydı, tanrı, kullarla arasına ‘Furkan’ı koyar mıydı, dünya kütüphanelerle dolar mıydı, emirler ilahi ceza adına; kara kaplı kitaplara bakar mıydı, aşıklar, sayfalarından hilal kaşlılara dizeler fısıldar mıydı... Modernite adına çekinmesek, neredeyse dünyaya kitap için geliriz; Tanrı da kitap için vardır diyeceğiz!..’