Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 130.00 TL | 130.00 TL |
200 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 130.00 TL | 130.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 130.00 TL | 130.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 130.00 TL | 130.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 130.00 TL |
Havale / Eft | 130.00 TL |
Posta Çeki | 130.00 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Güç, kullanım biçimine göre hem kendini hem de sahibini şekillendirir. Bugüne dek bizlere öğretilen ve bildiğimizi sandığımız her şey bir anda ters yüz olursa dünya nasıl bir yere dönüşür? Peki biz yabancıların her yerde olduğu bu tehditkâr yeni dünyada kendimize yer bulabilir miyiz?
Sinan İpek Beyin Kırıcı’da, telepatik güçleri olduğunu fark eden bir üniversite öğrencisinin birdenbire değişen dünyasını anlatarak başlıyor hikâyesine, akıl çelici anlatımı ve sürükleyici kurgusuyla kabuk değiştiren roman başladığından çok farklı bir yerde esaslı bilimkurgu okurlarını bile şaşırtan bir finalle noktalanıyor.
“Kafalar benim için saydamdı. Bütün bakışların, göz yuvarlamaların, gülüşlerin ne anlama geldiğini biliyordum. Beyin denen organ önümde açık bir kitap gibiydi ama ne yazık ki bu kitabı henüz okuyamıyordum. Kampüs bir gözlem alanı, psikolojik bir laboratuvardı benim için. Çimenlerde güneşlenenlerin, kütüphanede ders çalışanların, kantinde kâğıt oynayanların arasında canlı bir sensör gibi dolaşıyordum. Yaklaştığım zihinler parlaklaşıyordu, gözlerimi yumup o zihnin acılarını ve sevinçlerini içime çekiyordum. Bazen de kendimi ahırda saklanıp, normal insanların hayatını gözetleyen Frankenstein’in canavarı gibi yalnız hissediyordum. Yine de beni teselli eden bir şeyler vardı. İnsanlar birbirlerinden farklı görünseler de aslında iç dünyaları aynıydı. Aynı şeylere üzülüyor, aynı şeylere gülüyorlardı. Taktıkları maskeler bile aynıydı. Gelgelelim, o maskelerin ardında yatan bencil yaratık benden saklanamazdı.”