Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 158.00 TL | 158.00 TL |
200 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 158.00 TL | 158.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 158.00 TL | 158.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 158.00 TL | 158.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 158.00 TL |
Havale / Eft | 158.00 TL |
Posta Çeki | 158.00 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Resmi raporda Yakalandığına İnanılan 16.583 İngiliz ve Hintli esirden 3.290ının Anadolu’da öldüğü, 2.222sinin ise izinin bulunamadığı ve neredeyse kesin olarak öldüğü belirtilmektedir. Ancak bu rapor savaş sona ermeden önce derlenmiştir ve kuşkusuz eksiktir. Şimdiye kadar elde edilmiş olması gereken gerçek istatistikleri bilmiyorum ve bunları nereden temin edebileceğimi de bilmiyorum. Ancak, kitapta da belirtildiği gibi, Türkiyede İngiliz rütbeli askerlerin yaklaşık yüzde 75inin esir alındıktan sonraki iki yıl içinde öldüğüne inanıyorduk. Gereksiz yere kötümser davranmış olabiliriz; öyle olduğumuzu içtenlikle ümit ediyorum ve genel olarak bu muhtemel görünüyor. Ancak bu rakamı metinde değiştirmeden bırakıyorum, çünkü gizlice yapılan çok zor ve zahmetli araştırmalardan sonra bu eser derlenmiştir. Resmi raporda yer alan rakamlar, esir alındığına inanılan toplam 4.932 İngilizden en az 2.289unun ya öldüğünü ya da izinin bulunamadığını göstermektedir. Bu da yüzde 46ya (tekabül etmektedir).
Türkçe’ye ilk kez çevrilen bu kitapta bir İngiliz askerinin Anadolu izlenimlerini göreceksiniz:
“Yıpranmış ve çok ama çok susamış bir halde o öğleden sonra Geliboludaki düşman kuvvetlerinin Başkomutanı General Liman Von Sandersin karargâhına götürüldük ve orada birkaç adamımızla birlikte bir subay daha bulduk. Von Sanders çizdiği örneklere bakıyordu. O zamandan beri pek çok şeyle suçlandı, haklı olarak biliyorum; ama bize karşı kaba değildi. Personeli bize kamaralarında yemek verdi ve adamlarımıza iki Türk lirası verdi. Ama adamlara gösterdiği nezaket gözünün önünden gitmedi. Kurmaylarından biri olan bir Alman deniz subayı, Türklerin esir almasını ya da esir aldıktan sonra onları hayatta tutmasını neredeyse imkansız bulduklarını söyledi. Biz de bu isteksizliği gözlemlemiştik.”