Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 145.00 TL | 145.00 TL |
200 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 145.00 TL | 145.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 145.00 TL | 145.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 145.00 TL | 145.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 145.00 TL |
Havale / Eft | 145.00 TL |
Posta Çeki | 145.00 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Gazete insanoğlunun hayatında yüzyıllardır yer almaktadır. 1610’lu yıllarda Orta Avrupa’da ortaya çıkan ilk gazeteler ticarî faaliyetlerden bahsetmiştir. Yaklaşık iki yüzyıl sonra Osmanlı Devleti sınırları içinde çıkacak olan ilk gazetelerden farklı olarak, Avrupa’daki bu gazeteler, bir bakıma toplumun ihtiyaçlarını karşılamak için kurulmuştur. Türk basın tarihinin başlangıcından yaklaşık 30 yıl sonra ise Osmanlı ülkesinin dört bir yanında ‘vilayet gazeteleri’ çıkmaya başlamıştır. Yerel basının ortaya çıkışı da böyle olmuştur. Bu dönemde yayımlanan 22 vilayet gazetesinden biri de “Diyarbekir gazetesi”dir (3 Ağustos 1869). Gazetenin, vilayet gazetesi olarak başlayan yayın hayatı tam 94 yıl sürmüştür. Diyarbekir gazetesi ile 1869 yılında başlayan Diyarbakır basın tarihi, geride bıraktığı 150 yıllık süreçte onlarca gazete ve dergi ile bugünlere ulaştı. Diyarbakır’da günümüzde de 10’dan fazla gazete ve çeşitli dergiler çıkıyor. Basın tarihi açısından bu kadar eskiye dayanan ve özellikle bölge gazetecileri tarafından “Türkiye’nin İstanbul ve Ankara’dan sonra üçüncü basın merkezi” olarak adlandırılan Diyarbakır, siyasi atmosferi, stratejik konumu dolayısıyla her daim basının ilgi odağı oldu. Medyada daha ziyade terör haberleri, kaos ve kargaşa ile kendine yer bulan –ne yazık ki- Diyarbakır’da, gazetecilik mesleğini icra etmenin kendine göre zorlukları ise hep oldu. Bu zorlukları, emeklisi ve çalışanıyla yaşayan gazetecilerin ağzından edinilen bilgi, hatıra, gözlem ve tecrübelerle okuyucuya aktaran ve ‘sözlü basın tarihi’ olarak nitelenen bu türden çalışmaların, değerli olduğunu düşünüyoruz. Böylece, insanların hayatlarıyla mukayyet olan bilgi, hatıra, gözlem ve tecrübelerin yitip gitmesi önlenmiş oluyor. Diyarbakır Sözlü Basın Tarihi, bazen yazılmaya gerek görülmeyen, önemsenmeyen, değer taşımadığı düşünülen, ihmal edilen, ‘herkesin bildiği’ varsayılan sözler, anekdotlar ve hatıraları içerdiği için önem arz etmekte. Kitap ayrıca, bölge sosyolojisi, kültürü, ekonomisi ve basın hayatını yakından tanımak isteyen okurlar için değerli bir çalışma.