Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90.00 TL | 90.00 TL |
200 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90.00 TL | 90.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90.00 TL | 90.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 90.00 TL | 90.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 90.00 TL |
Havale / Eft | 90.00 TL |
Posta Çeki | 90.00 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Sabit ve Değişken Açık Sayfalar Beşlisi başlığı altında toplanan kitapların ilkidir. Beşlinin iki kitabı daha önce yayınlarımız arasında çıkmıştı. Bir temel ilkeye bağlı olarak, insana ilişkin meseleleri kurcalayan yazılar var her kitapta. Bunlardan biri olan Muğlak Ölçekli Haritada siyaset ve iktisat odaklı yazılar ağırlıklı yer tutuyor. Bu dizinin son kitabı Salınımlar ilk defa yayınevimizce okurlara sunulmuştu. Ebubekir Eroğlunun entellektüel günlük niteliğindeki denemelerinden özenle yapılmış bir seçme Sabit ve Değişkende bir araya geliyor. Bu kitap bir kalbe sahip olduğu içindir ki; aynı zamanda bir eksene sahiptir. İlk basımının sunuluşunda bu anlamlı cevaplar alındı. Aynı his eksenini ve benzer entellektüel gündemi paylaşanlara yapılan çağrı, aldığı cevaplarla güçlenmiş olarak devam ediyor. Ya soyut değerler gerçeklikten büsbütün kopuk sayılır ve gerçek yaşamdaki boş hayal ürünleriyle bir tutulursa! O takdirde ülkü, safdilleri avlayıp bir arada tutmaya yarayan bir tuzak muamelesi görür. yalnız insanlarına değil, kendisini de gelecek arayan bir ülkede, üstelik o ülkenin kurumları, insanlara yaşayama değer bir gelecek vadetmez hale gelmişse, ülkelerine sahip çıkmak ve soyut değerlerin önündeki boş hayal tuzaklarını kaldırmak, insanların kendisine düşüyor. Soruyu yeniden formüle edip, şöylece ortaya koyalım; çünkü hala sormamız gerekiyor: Türkiye, gerçekte ne ise o mu olacak; yoksa nasıl görünmek isteniyorsa öyle mi kalacak?