Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 110.00 TL | 110.00 TL |
200 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 110.00 TL | 110.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 110.00 TL | 110.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 110.00 TL | 110.00 TL |
250 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır.
|
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 110.00 TL |
Havale / Eft | 110.00 TL |
Posta Çeki | 110.00 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Recep Kayalı, Taşın Dediği’nde kaybetmiş “küçük” adamların büyük hikâyelerini anlatıyor bize. Yazarın kitaptaki öykülerde kullandığı dili; yazılan öykünün talebi belirlemiş görünüyor. Dilde doğallığı seven ve dilin perdelerine oldukça hâkim olan Kayalı, ad aktarmalarını ustalıkla kullanıyor. Sınır boylarının olağanüstü ortamları ile Anadolu’daki bir köyün sade bir köşesi; feleğin çemberinden geçmiş adamlarla başlarında kavak yeli esen hayta, toy delikanlılar yan yana bu öykülerde. Kayalı bunları anlatırken üzerine mitsel bir büyü şalı çekerek gerçekliğin sınırlarını genişletiyor. Böylece okuru büyülü gerçekliğin tütsülü dünyasına çekiyor Kayalı. Yüksünmeden ifade edebilirim: Ele aldığı her konudan bir öykü çıkaracakmış izlenimi veren Kayalı, Taşın Dediği ile ileri vitesle kalkış yapabilen kapasitesi güçlü araçlar gibi başarılı bir çıkış yapıyor. Anlattığı öyküler ve kullandığı dil imkânları bakımından öyküye güçlü bir ses olarak geliyor Kayalı.
- Recep Seyhan
Büyülü gerçekçiliğin usta büyücülerinden Gabriel Garcia Marquez, günümüzde Ümraniyede yaşayan genç bir yazar olsaydı muhtemelen Taşın Dediği’ni yazardı. Kalemiyle sihir yapan Recep Kayalı, bundan 300 - 400 yıl önce yaşasaydı muhtemelen bir atın sırtında köy köy dolaşan bir hikâye anlatıcısı olurdu. Taşın Dediğindeki hikâyelerin çoğunu önce anlatıcısından dinledim sonra yazarından okudum; bir gül neden kanar, su hafızasında neleri saklar, ulumalar yükselirken hangi sesler duyulmaz olur anladım. Eminim ki okuduğunuz zaman siz de anlayacaksınız kitaptan taşan gül kokusunun kaynağını ve de duyacaksınız taşın dediğini...
- Mehmet Fırat Pürselim